Modern Zamandan Önceki Kore - Japonya İlişkisi
İnsanların dünya deyince anladıkları şey, ülkelerin köklü geçmişidir. Bir kısım ülke geçmişine sahip çıkamamıştır. Bu, dünyanın geri kalanı için farklıdır ve dünyanın geri kalanı kesinlikle Kore'yi kapsar. Bir örnek verelim: Park ailesinin en büyük oğullarının nesillerini anlatan kabaca 30 kitabı vardır. Bu kitaplar, jok-bo (aile kartı) diye adlandırılır. Jok-bo, M.Ö 69 yılından beri Park ailesinin her bir erkeğini ve onların eşlerini kaydeder. Aile kökenlerinin birkaç bin yıllık dönem boyunca devam ettiğine bakılırsa, Kore'deki "eski tarih" asla Amerikalıların söylediği şekilde "eski tarih" değildir. Olay ne kadar önce olursa olsun, Korelilerin bilincinde asla geçerliliğini kaybetmez.
(Bu arada, belki de eski zamanı anlatan Kore dizilerinin ünü buradan gelir. Şimdilerde Kore'deki en ünlü dizi yarı mitolojik, yarı tarihsel olan ve M.Ö. 30'lu yıllarda yaşadığına inanılan Jumong'tur.)
İlk olarak, “Korelileri üstün hissettirme” faslından bahsedelim. Koreliler her zaman kültür olarak, Kore'nin Japonya'dan üstün olduğu konusunda stres eğilimindelerdi ve bir derecede de bu doğru. 18. yüzyıla dek Çin, Doğu Asya’nın kültürel merkeziydi ve Kore Çin'e Japonya'dan daha yakındı. Bu nedenle Kore, eskiden kalma Çince metinleri anlamada, kaligrafide, Çin yapımı şeylerde vs. yani Çin'de rağbette olan sanatlarda Japonya'ya karşı şüphesiz üstündü. 5. yüzyıl dolaylarında, üç krallıktan biri olan ve Kore Yarımadası’nı işgal eden Baekje; Çince harflerin, çömlekçiliğin, Budizm'in yayılmasında büyük rol oynadı. (Baekje nihayetinde üç krallıktan diğer bir krallık olan Shilla tarafından mağlup edilmişti ve bazı Koreli bilginler şimdiki Japon monarşisinin aslında sürgün edilen Baekje krallarının soyundan olduğunu iddia ediyorlar.)
Eski zamanlarda bile, Kore bu sanat dallarının ustalarını oradaki insanları eğitmeleri için Japonya'ya gönderdi, ta ki 17. yüzyıla kadar. Bu tartışma sırasında Japonya, yeni fikirlere açık hâle geldiğinden ve Avrupa'dan fikir alımına başladığından itibaren yavaş yavaş Doğu Asya’nın ekonomik gücünü yönetmeye başladı. Aslında Kore ve Japonya arasındaki ilişki, Fransa ve İngiltere’nin sanayi devrimi sırasındaki ilişkisine benziyor. İngiltere kuşkusuz daha da güçleniyordu ama Fransa da "milliyetçilik" akımına yöneliyordu.
Çeviride bana yardımcı olan
khjlover ve
Maria'ya çok teşekkür ederim.
İçerik ilk mesaja eklenmiştir.