1 Mart 1919 arefesinde ince giysiler giyen 16 yasindaki liseli bir kiz için oldukça soguk bir gündü. Japon polislerden korkarak, bu kiz günlerdir bir kapidan diger bir kapiya kosuyordu. Oturup yemegini yiyemeyecek kadar mesguldü. O kadar yorulmustu ki aklina açligi gelmiyordu. Parmaklari soguktan donmustu.
Yasadisi kore bayraklarini teslim ediyordu. Kasabadaki herkesi, gizlice planlanan Korenin bagimsizligi için ülke genelindeki toplanti için haberdar ediyordu. Çok yorulmasina ragmen bu bagimsizlik heyecani onu ayakta tutuyordu. Odasinda biraz dinlenip, yarin herkesin toplanacagi meydana gitti.
Yaslisi genci ülkedeki herkes belirlenen yerde toplanmisti. Herkesin elbisesine gizledigi bayraklari vardi. Öglen saat 12’ye geldiginde, insanlar gizledikleri kore bayraklarini çikarip dalgalandirdilar. Kasabalarda son sesle "Dae-hahn Dok-rip Mansei!!" ( Koreye uzun süreli bagimsizlik. Bizi öldürün ya da bagimsizligimizi verin). O kadar yüksek sesle bagiriyorlardi ki sesleri yalniz dünyadan degil, gökyüzünde bile duyulurdu. 2 milyon kisi toplanmisti ve 16 yasindaki kiz en önde yürüyordu.
Japon polisleri hemen harekete geçti. Bagimsizliklari için yürüyüs yapan, ögrenci çiftçi den olusan topluluga bilinçsizce ates açti. Binlerce ev ve hristiyan kiliseleri yakildi. Japon polisi içi dolu olan bir kiliseyi atese verdi. 533 koreli öldürüldü, 1409 koreli yaralandi, 26713 koreli tutuklandi.
16 yasindaki kiz tutuklananlarin liderlerinden biriydi. Komplo kurmaktan suçlu bulunup 7 yil hapse mahkum edildi. Japonlar bunlarla kalmayip, ona insanlik disi iskencelerde bulundular. 17 Kasim 1920’de bu iskencelere dayanamayip, liseli kiz son nefesini verdi.
Ismi Yoo Kwon Sun ‘di. Diger kahramanlar gibi ülkesi için öldü. Inandigi sey için ölmek ona korku vermemisti. Onun bagimsizlik ve özgürlük istegi suan her korelinin kaninda var. 1 mart Yoo Kwan Sun ve diger kahramanlarin günüdür. Kore ulusunun ve Kore ruhunun.
Kore 36 yil isgalden sonra, Japonya’nin 15 Agustos 1945 de müttefik güçlere tesli olmasiyla bagimsizligina kavusmustur.
Yasadisi kore bayraklarini teslim ediyordu. Kasabadaki herkesi, gizlice planlanan Korenin bagimsizligi için ülke genelindeki toplanti için haberdar ediyordu. Çok yorulmasina ragmen bu bagimsizlik heyecani onu ayakta tutuyordu. Odasinda biraz dinlenip, yarin herkesin toplanacagi meydana gitti.
Yaslisi genci ülkedeki herkes belirlenen yerde toplanmisti. Herkesin elbisesine gizledigi bayraklari vardi. Öglen saat 12’ye geldiginde, insanlar gizledikleri kore bayraklarini çikarip dalgalandirdilar. Kasabalarda son sesle "Dae-hahn Dok-rip Mansei!!" ( Koreye uzun süreli bagimsizlik. Bizi öldürün ya da bagimsizligimizi verin). O kadar yüksek sesle bagiriyorlardi ki sesleri yalniz dünyadan degil, gökyüzünde bile duyulurdu. 2 milyon kisi toplanmisti ve 16 yasindaki kiz en önde yürüyordu.
Japon polisleri hemen harekete geçti. Bagimsizliklari için yürüyüs yapan, ögrenci çiftçi den olusan topluluga bilinçsizce ates açti. Binlerce ev ve hristiyan kiliseleri yakildi. Japon polisi içi dolu olan bir kiliseyi atese verdi. 533 koreli öldürüldü, 1409 koreli yaralandi, 26713 koreli tutuklandi.
16 yasindaki kiz tutuklananlarin liderlerinden biriydi. Komplo kurmaktan suçlu bulunup 7 yil hapse mahkum edildi. Japonlar bunlarla kalmayip, ona insanlik disi iskencelerde bulundular. 17 Kasim 1920’de bu iskencelere dayanamayip, liseli kiz son nefesini verdi.
Ismi Yoo Kwon Sun ‘di. Diger kahramanlar gibi ülkesi için öldü. Inandigi sey için ölmek ona korku vermemisti. Onun bagimsizlik ve özgürlük istegi suan her korelinin kaninda var. 1 mart Yoo Kwan Sun ve diger kahramanlarin günüdür. Kore ulusunun ve Kore ruhunun.
Kore 36 yil isgalden sonra, Japonya’nin 15 Agustos 1945 de müttefik güçlere tesli olmasiyla bagimsizligina kavusmustur.