10-09-2007, Saat: 16:57
(Son Düzenleme: 11-05-2012, Saat: 12:23, Düzenleyen: crazyfizikci.)
Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Tamer Taşkın, İzmir ve Ege'deki organize sanayi bölgelerinin yatırımlar için cazip avantajlar sunduğunu söyledi.
Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Tamer Taşkın, Güney Koreli yatırımcıları İzmir’e davet etti.
Istanbul TOBB Plaza'da gerçekleştirilen Dış Ekonomik Kurulu (DEIK) Türk-Güney Kore Is Konseyi 11. Ortak Toplantısı’nda Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği adına ev sahipliği yapan Taşkın, Kore Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kim Sang-yeol, Kore Teknoloji ve Standartlar Ajansı Genel Müdürü Choi Kap-hong, Kore Ticaret Sanayi ve Enerji Bakanlığı Direktör Yardımcıları Lee Chae-won, Lee Sun-hye, Kore Ticaret ve Yat irimi Geliştirme Ajansı Denizaşırı Yatırımlardan Sorumlu Başkan Yardımcısı Min Kyung-sun, Kore İhracat Sigortası Şirketi Başkan Yardımcısı Kang Won-koo, KOBI Is Örgütü Başkan Yardımcısı Cho Bok-ki, Kore İthalat İhracat Bankası Direktörü Cho Jhong-ho, Kore Denizaşırı Nükleer Proje Departmanı Genel Direktörü Byun Jun Yeon ile Hyundai, Daewoo basta olmak üzere otomotiv, bilişim teknolojileri, metal, kimya, plastik, makina, savunma sanayi, tekstil, enerji gibi sektörlerde faaliyet gösteren şirketlerin üst düzey yöneticilerinden oluşan heyetle bir araya geldi.
Güney Kore heyetinde Tire Organize Sanayi Bölgesi'nde sigara ve tütün fabrikası kurmak için arazi alan KT&G, Çorlu'ya yaptığı 150 milyon dolarlık yatırımla dikkat çeken Hyosung ile Adapazarı’nda bu yıl üretime geçmesi beklenen elektronik lokomotif üretim tesisini kuran Rotern de bulundu.
Tamer Taşkın, gerek toplantı öncesi yaptığı ikili görüşmeler gerek otomotiv ve yan sanayi ile bilgi teknolojileri sektörlerinin öne çektiği toplantıdaki sunumunda, Türkiye ekonomisinin yani sıra İzmir ve Ege hakkında ayrıntılı bilgiler verdi. Avrupa Birliği standartlarında güçlü bir sanayileri olduğunu anlatan Taşkın, söyle konuştu: "Yatırım için Türkiye'yi tercih ettiğiniz takdirde İzmir ve Ege'ye gelin. Hava ve deniz ulaşımında avantajlar, Türkiye'nin en büyük konteyner limanı, mesleki ve teknik eğitimin bilgileriyle donanmış nitelikli is gücü, organize sanayi bölgelerinde yatırım imkânları, sosyal yasam kalitesi ve iklimiyle her iki tarafın da kazançlı çıkacağı işbirlikleri yapabiliriz. Otomotiv yan sanayi, yazılım, çelik, petrokimya ve enerji su an Güney Kore'nin güçlü olduğu is kolları. Biz de bu sektörlerde güçlüyüz ve yeni yatırımlarla is birliklerine açığız. Türkiye ve özellikle İzmir’den komsu ülkelere, Rusya, Türk Cumhuriyetleri, Balkanlar, Ortadoğu, Kuzey Afrika ülkelerine müthiş bir hizmet sunulabilir, zaman ve maliyet açısından üstünlük elde edilebilir."
Türkiye'nin ekonomik krizleri geride biriktiğini, kriz döneminde bile başarılı ve verimli çalışmayla Avrupa başta olmak üzere dünyanın önde gelen ülkelerine ihracat yapabildiğini belirten Tamer Taşkın, sözlerini söyle sürdürdü: "Türk sanayii yüzde 85 kapasiteyle çalışıyor. Daha fazla üretim için yeni yatırımlar şart. Yeni yatırımlar da yeni ortaklıklar ve finans demektir. Ekonomide son 5 yılda atılım yapan Türkiye'nin ihracatının yüzde 95'i sanayi ürünü ve dünyanın en gelişmiş ülkelerine ihracat yapıyoruz. Hizmetler sektörü büyüyor. Finans, sigortacılık, ulaşım sektörleri güçlü. Türk ve Güney Koreli is adamları olarak bir araya gelip yatırım ve hedef pazarlar açısından cazip fırsatları mutlaka değerlendirelim"
DEIK Türk-Güney Kore Is Konseyi Başkanı Ali Kibar da, iki ülke arasında ticaret hacminin geçen yıl 3,7 milyar dolar civarında gerçekleştiğini belirterek, bu yıl yüzde 8-10 oranında artış beklendiğini söyledi. Kibar, ülkeler arasında ticari ve ekonomik ilişkilerin daha da artırılması gerektiğine işaret ederek, ülkeler arasında bilişim, otomotiv, elektronik, enerji ve turizm alanlarında ortak is birlikleri geliştirilebileceğini aktardı. Kibar, "Yeni yapılacak yatırımlarla Türkiye'ye birkaç yüz milyon dolar civarında yeni yatırım girebilir" diye konuştu.
Kore Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Kim Sang-yeol da Türkiye'de pek çok Koreli firmanın faaliyet gösterdiğini ifade ederek, "Heyetimizde, Türkiye ile is bağlantısı yapma beklentisi bir hayli yüksek" dedi.
Hyundai'nin Başkan Yardımcısı da olan Kim Sang-yeol, bir Güney Koreli olarak Türkiye'de nasıl başarılı bir şirkete sahip olduklarını ve kaydettikleri gelişmeyi anlatırken, Hyundai'nin artık Türkiye'ye iyice yerleştiğini, yedek parça üretim firmaları sayısında artış olacağını öngördüklerini söyledi. Kim Sang-yeol, bilişim, otomotiv ve yatırım projeleri alanında ortak çalışmalar yapılabileceğini bildirdi.
Toplantı heyetinde bulunan Kore Ticaret Yatırım ve Destek Ajansı Genel Direktörü Eun-Woo Park, "Kore, 1998-2006 döneminde Çin ve ASEAN ülkeleri basta olmak üzere birçok ülkeye toplam 40 milyar dolarlık yatırım yaptı. Çin ve Hindistan ile Serbest Ticaret Anlaşması görüşmelerini sürdürüyoruz. Avrupa Birliği ile STA müzakerelerini sonuca kavuşturur kavuşturmaz, Türkiye ile de görüşmelere başlamak istiyoruz. Bu anlamda halen oldukça hareketli bir seyir gösteren Türk Kore ticari ilişkileri rotasını muhafaza edecektir" dedi.
Türk-Güney Kore Is Konseyi 11. Ortak Toplantısı’nda ayrıca Otomotiv Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri Prof.Dr. Ercan Tezer Türkiye'deki otomotiv sektörünün gelişimi ve hedefleri, TUBISAD Başkanı Tuğrul Tekbuluk bilgi teknolojilerinde sağlanan ilerleme hakkında bilgi verirken, Ata Yatırım Ekonomisti Mehmet Sami de Türkiye ekonomisi, yatırım imkânları ve çevresindeki ülkelere göre üşütüklüklerini ortaya koydu.
2006 yılında Türkiye'ye toplam 43 Güney Koreli firma yatırım yaptı. Ancak bunun haricinde Kore üzerinden yatırım yapmayı tercih eden firmaların da bulunması nedeniyle bu sayının 86'yla çıkabileceği Koreli makamlarca ifade ediliyor. 2007 yılı itibariyle Kore'nin Türkiye'ye yapacağı toplam yatırımın 200 milyon doları geçmesi bekleniyor.
Kore'de is çevrelerinin birden fazla piyasaya yayılma kararı sonrasında Kore dış yatırım döneminde bile başarılı ve im potansiyelini Çin haricinde Vietnam, Hindistan ve Filipinler gibi ülkelere yöneltirken, ayni zamanda Pasifik ülkeleri dışında da ciddi yatırımlar yaptı. Bu çerçevede Türkiye'de gerçekleştirilen Kore yatırımları, 2005 yılında Kore Cumhurbaşkanı Roh Mu Hyun'un Türkiye ziyaretinin ardından geçen süreçte ivme kazandı. Bu anlamda 2005 yılı sonrasında yılda en az 10 Kore firmasının Türkiye'ye yatırım yaptığı gözlendi. Güney Kore, 48 milyonluk nüfusu ve kişi başına düsen 15 milyon dolarlık geliriyle bölgenin en gelişmiş pazarına sahip. Bunun yanında 850 milyar dolarlık GSMH'si ile sadece Pasifik bölgesinin değil dünyanın en önemli ekonomilerinden biri konumunda bulunuyor.
Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Tamer Taşkın, Güney Koreli yatırımcıları İzmir’e davet etti.
Istanbul TOBB Plaza'da gerçekleştirilen Dış Ekonomik Kurulu (DEIK) Türk-Güney Kore Is Konseyi 11. Ortak Toplantısı’nda Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği adına ev sahipliği yapan Taşkın, Kore Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kim Sang-yeol, Kore Teknoloji ve Standartlar Ajansı Genel Müdürü Choi Kap-hong, Kore Ticaret Sanayi ve Enerji Bakanlığı Direktör Yardımcıları Lee Chae-won, Lee Sun-hye, Kore Ticaret ve Yat irimi Geliştirme Ajansı Denizaşırı Yatırımlardan Sorumlu Başkan Yardımcısı Min Kyung-sun, Kore İhracat Sigortası Şirketi Başkan Yardımcısı Kang Won-koo, KOBI Is Örgütü Başkan Yardımcısı Cho Bok-ki, Kore İthalat İhracat Bankası Direktörü Cho Jhong-ho, Kore Denizaşırı Nükleer Proje Departmanı Genel Direktörü Byun Jun Yeon ile Hyundai, Daewoo basta olmak üzere otomotiv, bilişim teknolojileri, metal, kimya, plastik, makina, savunma sanayi, tekstil, enerji gibi sektörlerde faaliyet gösteren şirketlerin üst düzey yöneticilerinden oluşan heyetle bir araya geldi.
Güney Kore heyetinde Tire Organize Sanayi Bölgesi'nde sigara ve tütün fabrikası kurmak için arazi alan KT&G, Çorlu'ya yaptığı 150 milyon dolarlık yatırımla dikkat çeken Hyosung ile Adapazarı’nda bu yıl üretime geçmesi beklenen elektronik lokomotif üretim tesisini kuran Rotern de bulundu.
Tamer Taşkın, gerek toplantı öncesi yaptığı ikili görüşmeler gerek otomotiv ve yan sanayi ile bilgi teknolojileri sektörlerinin öne çektiği toplantıdaki sunumunda, Türkiye ekonomisinin yani sıra İzmir ve Ege hakkında ayrıntılı bilgiler verdi. Avrupa Birliği standartlarında güçlü bir sanayileri olduğunu anlatan Taşkın, söyle konuştu: "Yatırım için Türkiye'yi tercih ettiğiniz takdirde İzmir ve Ege'ye gelin. Hava ve deniz ulaşımında avantajlar, Türkiye'nin en büyük konteyner limanı, mesleki ve teknik eğitimin bilgileriyle donanmış nitelikli is gücü, organize sanayi bölgelerinde yatırım imkânları, sosyal yasam kalitesi ve iklimiyle her iki tarafın da kazançlı çıkacağı işbirlikleri yapabiliriz. Otomotiv yan sanayi, yazılım, çelik, petrokimya ve enerji su an Güney Kore'nin güçlü olduğu is kolları. Biz de bu sektörlerde güçlüyüz ve yeni yatırımlarla is birliklerine açığız. Türkiye ve özellikle İzmir’den komsu ülkelere, Rusya, Türk Cumhuriyetleri, Balkanlar, Ortadoğu, Kuzey Afrika ülkelerine müthiş bir hizmet sunulabilir, zaman ve maliyet açısından üstünlük elde edilebilir."
Türkiye'nin ekonomik krizleri geride biriktiğini, kriz döneminde bile başarılı ve verimli çalışmayla Avrupa başta olmak üzere dünyanın önde gelen ülkelerine ihracat yapabildiğini belirten Tamer Taşkın, sözlerini söyle sürdürdü: "Türk sanayii yüzde 85 kapasiteyle çalışıyor. Daha fazla üretim için yeni yatırımlar şart. Yeni yatırımlar da yeni ortaklıklar ve finans demektir. Ekonomide son 5 yılda atılım yapan Türkiye'nin ihracatının yüzde 95'i sanayi ürünü ve dünyanın en gelişmiş ülkelerine ihracat yapıyoruz. Hizmetler sektörü büyüyor. Finans, sigortacılık, ulaşım sektörleri güçlü. Türk ve Güney Koreli is adamları olarak bir araya gelip yatırım ve hedef pazarlar açısından cazip fırsatları mutlaka değerlendirelim"
DEIK Türk-Güney Kore Is Konseyi Başkanı Ali Kibar da, iki ülke arasında ticaret hacminin geçen yıl 3,7 milyar dolar civarında gerçekleştiğini belirterek, bu yıl yüzde 8-10 oranında artış beklendiğini söyledi. Kibar, ülkeler arasında ticari ve ekonomik ilişkilerin daha da artırılması gerektiğine işaret ederek, ülkeler arasında bilişim, otomotiv, elektronik, enerji ve turizm alanlarında ortak is birlikleri geliştirilebileceğini aktardı. Kibar, "Yeni yapılacak yatırımlarla Türkiye'ye birkaç yüz milyon dolar civarında yeni yatırım girebilir" diye konuştu.
Kore Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Kim Sang-yeol da Türkiye'de pek çok Koreli firmanın faaliyet gösterdiğini ifade ederek, "Heyetimizde, Türkiye ile is bağlantısı yapma beklentisi bir hayli yüksek" dedi.
Hyundai'nin Başkan Yardımcısı da olan Kim Sang-yeol, bir Güney Koreli olarak Türkiye'de nasıl başarılı bir şirkete sahip olduklarını ve kaydettikleri gelişmeyi anlatırken, Hyundai'nin artık Türkiye'ye iyice yerleştiğini, yedek parça üretim firmaları sayısında artış olacağını öngördüklerini söyledi. Kim Sang-yeol, bilişim, otomotiv ve yatırım projeleri alanında ortak çalışmalar yapılabileceğini bildirdi.
Toplantı heyetinde bulunan Kore Ticaret Yatırım ve Destek Ajansı Genel Direktörü Eun-Woo Park, "Kore, 1998-2006 döneminde Çin ve ASEAN ülkeleri basta olmak üzere birçok ülkeye toplam 40 milyar dolarlık yatırım yaptı. Çin ve Hindistan ile Serbest Ticaret Anlaşması görüşmelerini sürdürüyoruz. Avrupa Birliği ile STA müzakerelerini sonuca kavuşturur kavuşturmaz, Türkiye ile de görüşmelere başlamak istiyoruz. Bu anlamda halen oldukça hareketli bir seyir gösteren Türk Kore ticari ilişkileri rotasını muhafaza edecektir" dedi.
Türk-Güney Kore Is Konseyi 11. Ortak Toplantısı’nda ayrıca Otomotiv Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri Prof.Dr. Ercan Tezer Türkiye'deki otomotiv sektörünün gelişimi ve hedefleri, TUBISAD Başkanı Tuğrul Tekbuluk bilgi teknolojilerinde sağlanan ilerleme hakkında bilgi verirken, Ata Yatırım Ekonomisti Mehmet Sami de Türkiye ekonomisi, yatırım imkânları ve çevresindeki ülkelere göre üşütüklüklerini ortaya koydu.
2006 yılında Türkiye'ye toplam 43 Güney Koreli firma yatırım yaptı. Ancak bunun haricinde Kore üzerinden yatırım yapmayı tercih eden firmaların da bulunması nedeniyle bu sayının 86'yla çıkabileceği Koreli makamlarca ifade ediliyor. 2007 yılı itibariyle Kore'nin Türkiye'ye yapacağı toplam yatırımın 200 milyon doları geçmesi bekleniyor.
Kore'de is çevrelerinin birden fazla piyasaya yayılma kararı sonrasında Kore dış yatırım döneminde bile başarılı ve im potansiyelini Çin haricinde Vietnam, Hindistan ve Filipinler gibi ülkelere yöneltirken, ayni zamanda Pasifik ülkeleri dışında da ciddi yatırımlar yaptı. Bu çerçevede Türkiye'de gerçekleştirilen Kore yatırımları, 2005 yılında Kore Cumhurbaşkanı Roh Mu Hyun'un Türkiye ziyaretinin ardından geçen süreçte ivme kazandı. Bu anlamda 2005 yılı sonrasında yılda en az 10 Kore firmasının Türkiye'ye yatırım yaptığı gözlendi. Güney Kore, 48 milyonluk nüfusu ve kişi başına düsen 15 milyon dolarlık geliriyle bölgenin en gelişmiş pazarına sahip. Bunun yanında 850 milyar dolarlık GSMH'si ile sadece Pasifik bölgesinin değil dünyanın en önemli ekonomilerinden biri konumunda bulunuyor.
Bu çığlık çığlığa dalgalar ve hüzünlü güzel martılar rüzgara çarpıp çarpıp gelip doluyorlar kalbime!
http://efsaneprens.com/
Efsane Prens WebSitesi