Uireung (의릉)
![[Resim: mAqsd6L.jpg]](http://i.imgur.com/mAqsd6L.jpg)
Adres: Seoul-si Seongbuk-gu Seokgwan-dong 1-5
Website
Tanıtım
Uireung (의릉); Joseon Hanedanlığı'nın 20. Hükümdarı King (Kral) Gyoengjong'un (1688-1724, hüküm sürdügü yıllar 1720-1724) ve ikinci eşi Kraliçe Seonui (1705-1730)'nin kraliyet mezarı(dır).
King (Kral) Gyeongjong, Kral Sukjong ve Kral Sukjong'un nikahsız eşi Janghuibin'in ilk oğluydu. Kral Gyeongjong kansız ve zayıf doğmuştu ve hiçbir politik başarı kazanamadan, Kral oluşundan dört yıl sonra öldü.
Kraliçe Seonui 1718'de veliaht prensesi ve 1720'de ise Kral Gyeongjong'un tahta çıkmasıyla birlikte kraliçe oldu. Tutumlu ve nazik bir kraliçe olduğu söylenirdi.
Uireung mezarları, diğer ikili kraliyet mezarlarından, yan yana yerleştirilmemeleriyle farklılık gösterir. Bunun yerine, -falcılık teorisine göre- ("geomancy" falcılık, çizgilerle kehanette bulunmak anlamında;) Bir mezar direkt olarak diğerinin arkasında olacak şekilde yerleştirilmiştir. Bu düzenleme aynı zamanda Koreli atalarının doğal çevreyi korumak için ellerinden geleni yapmış olduklarını göstermektedir.
Çeviri: S.T.
English
Address: Seoul-si Seongbuk-gu Seokgwan-dong 1-5
Homepage
Introduction
Uireung (의릉) is the royal tomb of King Gyoengjong (1688-1724, reign 1720-1724), the 20th ruler of the Joseon Dynasty, and his second wife, Queen Seonui (1705-1730).
King Gyeongjong was the first son of King Sukjong and Janghuibin, who was one of King Sukjong’s concubines. King Gyeongjong was born weak and anemic and died only four years after becoming king, without any great political achievements.
Queen Seonui became the crown princess in 1718 and queen in 1720 when King Gyeongjong ascended to the throne. She is said to have been a kind and prudent queen.
Uireung’s tombs differ from the other royal double tombs in that they are not placed side-by-side. Instead, according to geomantic theory, one tomb has been placed directly behind the other one. The arrangement also shows that when making tombs, Korean ancestors did their best to protect the natural environment.
Kaynak / Source
![[Resim: mAqsd6L.jpg]](http://i.imgur.com/mAqsd6L.jpg)
Adres: Seoul-si Seongbuk-gu Seokgwan-dong 1-5
Website
Tanıtım
Uireung (의릉); Joseon Hanedanlığı'nın 20. Hükümdarı King (Kral) Gyoengjong'un (1688-1724, hüküm sürdügü yıllar 1720-1724) ve ikinci eşi Kraliçe Seonui (1705-1730)'nin kraliyet mezarı(dır).
King (Kral) Gyeongjong, Kral Sukjong ve Kral Sukjong'un nikahsız eşi Janghuibin'in ilk oğluydu. Kral Gyeongjong kansız ve zayıf doğmuştu ve hiçbir politik başarı kazanamadan, Kral oluşundan dört yıl sonra öldü.
Kraliçe Seonui 1718'de veliaht prensesi ve 1720'de ise Kral Gyeongjong'un tahta çıkmasıyla birlikte kraliçe oldu. Tutumlu ve nazik bir kraliçe olduğu söylenirdi.
Uireung mezarları, diğer ikili kraliyet mezarlarından, yan yana yerleştirilmemeleriyle farklılık gösterir. Bunun yerine, -falcılık teorisine göre- ("geomancy" falcılık, çizgilerle kehanette bulunmak anlamında;) Bir mezar direkt olarak diğerinin arkasında olacak şekilde yerleştirilmiştir. Bu düzenleme aynı zamanda Koreli atalarının doğal çevreyi korumak için ellerinden geleni yapmış olduklarını göstermektedir.
Çeviri: S.T.
English
Address: Seoul-si Seongbuk-gu Seokgwan-dong 1-5
Homepage
Introduction
Uireung (의릉) is the royal tomb of King Gyoengjong (1688-1724, reign 1720-1724), the 20th ruler of the Joseon Dynasty, and his second wife, Queen Seonui (1705-1730).
King Gyeongjong was the first son of King Sukjong and Janghuibin, who was one of King Sukjong’s concubines. King Gyeongjong was born weak and anemic and died only four years after becoming king, without any great political achievements.
Queen Seonui became the crown princess in 1718 and queen in 1720 when King Gyeongjong ascended to the throne. She is said to have been a kind and prudent queen.
Uireung’s tombs differ from the other royal double tombs in that they are not placed side-by-side. Instead, according to geomantic theory, one tomb has been placed directly behind the other one. The arrangement also shows that when making tombs, Korean ancestors did their best to protect the natural environment.
Kaynak / Source