yukari
Konuyu Oyla:
  • Derecelendirme: 5/5 - 1 oy
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
The March 1st Movement Samil 3 1 Movement Samiljeol
#1
The March 1st Movement & Sam-il (3·1) Movement & Samiljeol

[Resim: JZNNB5.png]


1 Mart Hareketi ya da Samil Hareketi, Kore İmparatorluğu’nun Japonya tarafından işgali sırasında, Kore direnişinin en eski halk gösterilerinden biridir. 1 Mart 1919’da meydana gelen bu olayın adı, Korece’de “Üç-Bir Hareketi” ya da “Bir Mart Hareketi” anlamlarına gelmektedir. Ayrıca bu hareket, bazen “Manse Gösterileri” olarak da adlandırılmaktadır.

Arka Planı

Samil Hareketi, 1905sonrasında, Japon İmparatorluğu’nun askeri yönetimi altındaki sömürgeci işgalinin baskıcı doğasının bir sonucu olarak meydana gelmiştir ve Ocak 1919’da Paris Barış Konferansı’nda Devlet Başkanı Woodrow Wilson tarafından, milletin “kendi kaderini tayin etme” hakkı olarak özetlenen “14 Prensip” ilan edilmiştir. Wilson’un konuşma haberi duyulduktan sonra, Tokyo’da eğitim gören Koreli öğrenciler, sömürge yönetiminden özgürlüğe geçişi talep eden bir bildiri yayınladılar.

Buna ek olarak 21 Ocak 1919’da eski İmparator Gojong’un ölümü gerçekleşmiştir. Önceki girişimlerin (kahve komplosu) bilinmesinden bu yana, zehirlenmiş olduğuna dair bir şüphe bulunmaktaydı.  

**English**

The March 1st Movement, or Samil Movement, was one of the earliest public displays of Korean resistance during the occupation of the Korean Empire by Japan. The name refers to an event that occurred on March 1, 1919, hence the movement's name, literally meaning "Three-One Movement" or "March First Movement" in Korean. It is also sometimes referred to as the Manse Demonstrations.

Background

The Samil Movement came as a result of the repressive nature of colonial occupation under its military rule of the Japanese Empire following 1905, and the "Fourteen Points" outlining the right of national "self-determination" proclaimed by President Woodrow Wilson at the Paris Peace Conference in January 1919. After hearing news of Wilson’s speech, Korean students studying in Tokyo published a statement demanding freedom from colonial rule.

Adding to this was the death of former Emperor Gojong on January 21, 1919. There was widespread suspicion that he had been poisoned, credible since previous attempts (the "coffee plot") were well-known.

Kaynak / Source
Cevapla
#2
Kore’deki Olaylar

1 Mart 1919 günü öğlen saat 2’de, Samil Hareketi’nin çekirdeğini oluşturan 33 milliyetçi, Seoul’deki Taehwagwan Restoran’ında toplanmış ve tarihçi Choe Nam-seon tarafından yazılan Kore Bağımsızlık Bildirisi’ni okumuşlardır. Milliyetçiler ilk başta Seoul’deki Tapgol Parkı’nda bir araya gelmeyi planlamış; ancak bu toplanmanın bir ayaklanma ortaya çıkaracağı korkusuyla daha özel bir yer seçmişlerdir. Hareketin liderleri, bu belgeyi imzalamış ve bir kopyasını tebrikleri ile birlikte Hükümet Başkanı – General’e göndermişlerdir.

“Bizler, Kore halkının özgürlüğü ve Kore’nin bağımsızlığının içeren bu bildiri ile buradayız. Dünyadaki tüm ülkelerde insan eşitliğini görebilmek için bunu ilan ettik. Bunu bizim torunlarımız için ilan ettik, böylece onlar, sahip olacakları temel haklar ile ebediyete kadar güzel bir yaşam süreceklerdir.

Bu bildiri, bizlerin beş bin yıllık tarihimizden meydana geldiğine göre, yirmi milyon insanın sadakatinden kaynaklandığına göre, sonsuz özgürlüğün avantajlarına karşı olan arzumuzu doğruladığına göre, insan vicdanına uygun olarak küresel bir reformun bir parçasını oluşturma isteğimizi ifade ettiğine göre, bu bildiri Tanrı’nın isteği ve insanlığın bir arada varoluşu için gerekli bir davranıştır. Bu yüzden, bu dünyadaki hiçbir güç, onu engelleyemez ya da yok edemez!”

Hareketin liderleri, önce yaptıkları eylem ile ilgili olarak polis merkezini bilgilendirmek için onlara telefon etmiş ve sonradan tutuklanmışlardır.

Resmi bildiriden önce Kore, Japon halkını duyabilmek için yapılan şikayetleri medya aracılığı ile yayınlamıştır:

-Hükümetin bu inanışı, Kore ve Japon halkını ayırabilir; yönetimde önemli pozisyonlarda yer alabilmeleri için Koreliler’e sahip çıkmamaktadır.

-Eğitimde eşitsizliğin varlığı, Kore ve Japon halkına sunulmaktadır.
Japonlar, genellikle Koreliler’i küçük görmekte ve kötü muamele etmektedirler.

-Hem Koreli hem de Japon siyasi yetkililer, çok fazla kibirliydiler.
Üst sınıf ve akademisyenler için özel bir muamele yoktu.
İdari süreçler çok karmaşıktı ve yasalar, halkı çok fazla takip ediyordu.

-Halkın istemediği ağır çalışma şartları bulunurdu.

-Vergiler çok ağırdı ve Kore halkı, aynı hizmetleri almasına rağmen önceden de çok fazla vergi ödüyorlardı.

-Kişisel nedenlerden dolayı Japon halkı, arsalara el koymaya devam etti.

-Koreli köy öğretmenleri, işlerini bırakmak zorunda kaldılar; çünkü Japon halkı, onların miras ve öğretilerini durdurmaya çalışıyorlardı.

-Kore’nin gelişimi, Japonlar’ın yararına olmuştur. Onlar, Koreliler’in kendi kalkınmaları doğrultusunda çalışıyorken, kendi kazançlarından kar elde etmediklerini ileri sürdüler.

Bu şikayetler, büyük ölçüde “Wilson’un Kendi Kaderini Tayin Etme İlkesi”nden etkilenmiştir.

Milliyetçilerin endişelerine rağmen, öğrenci Chung Jae-yong’u duymak için Pagoda Park’ında toplanan büyük kalabalık, halka açık olarak bildiriyi okudu. Ardından toplanan kalabalık, Japon askeri kuvvetlerinin bastırmaya çalıştığı bir topluluk haline gelmiştir. Hareket ile ilişkili özel delegeler de aynı gün öğlen saat 2’de görevli oldukları yerlerde, bağımsızlık bildirisinin kopyasını okumuşlardır.

Japon askeri ve sivil kuvvetlerin kontrol altına alamaması nedeniyle protestolar yayılmaya devam etmiş ve ordu ve hatta donanması bile geri çağırılmıştır. Yapılan bu vahşetin çeşitli raporları da bulunmaktaydı.

Yaklaşık iki milyon Koreli, 1500’den fazla gösteriye katılmıştır ve pek çoğu Japon askeri kuvvetleri tarafından katledilmiştir. Sürekli Park Eunsik’in Kore Bağımsızlık Hareketi’nin Kanlı Tarihi’nden bahseden 7509 kişi öldürülmüş, 15849 kişi yaralanmış ve 46303 kişi tutuklanmıştır. Japon yetkililer, 1 Mart’tan 11 Nisan’a kadar, 12000’in üstünde insanın tutuklandığını, 8 polis memuru ile birlikte 553 kişinin öldürüldüğünü ve 158 kişinin de yaralandığını bildirmişlerdir. Yargılanmadan hapse atılan ve işkence gören kişiler, kötü bir üne sahip olan ve Seoul’de bulunan Seodaemun Cezaevi’ne götürülmüşlerdir. Birkaç yüz kişi, bu alanın arkasındaki ölüm evinde yargısız infaz edilerek katledilmiştir.

1920 yılında, sürgündeki Kore bağımsızlık savaşçıları ile Japon ordusu arasında Chingshanli Savaşı patlak vermiştir.

**English**

Events in Korea

At 2 P.M. on 1 March 1919, the 33 nationalists who formed the core of the Samil Movement convened at Taehwagwan Restaurant in Seoul, and read the Korean Declaration of Independence that had been drawn up by the historian Choe Nam-seon. The nationalists initially planned to assemble at Tapgol Park in downtown Seoul, but they chose a more private location out of fear that the gathering might turn into a riot. The leaders of the movement signed the document and sent a copy to the Governor General, with their compliments.

“We herewith proclaim the independence of Korea and the liberty of the Korean people. This we proclaim to all the nations of the world in witness of human equality. This we proclaim to our descendents so that they may enjoy in perpetuity their inherent right to nationhood.

Inasmuch as this proclamation originates from our five-thousand-year history, inasmuch as it springs from the loyalty of twenty million people, inasmuch as it affirms our yearning for the advancement of everlasting liberty, inasmuch as it expresses our desire to take part in the global reform rooted in human conscience, it is the solemn will of heaven, the great tide of our age, and a just act necessary for the co-existence of all humankind. Therefore, no power in this world can obstruct or suppress it!”

The movement leaders then telephoned the central police station to inform them of their actions and were arrested afterwards.

Before the formal declaration, Korea also aired the following complaints to be heard by the Japanese people through papers and media:

-The belief that the government would discriminate when employing Koreans versus Japanese people; they claimed that no Koreans held important positions in the government.

-The existence of a disparity in education being offered to Korean and Japanese people.

-The Japanese despised and mistreated Koreans in general.

-Political officials, both Korean and Japanese, were arrogant.

-There was no special treatment for the upper class or scholars.

-The administrative processes were too complicated and laws were being made too frequently for the general public to follow.

-There was too much forced labor that was not desired by the public.

-Taxes were too heavy and the Korean people were paying more than before, while getting the same amount of services.

-Land continued to be confiscated by the Japanese people for personal reasons.

-Korean village teachers were being forced out of their jobs because the Japanese people were trying to suppress their heritage and teachings.

-The development of Korea had been for the benefit for the Japanese. They argued that while Koreans were working towards development, they did not reap the benefit of their own work.

These grievances were highly influenced by ‘‘‘Wilson’s Declaration of the Principle of Self Determination’’’.

Despite the nationalists' concerns, massive crowds assembled in Pagoda Park to hear a student, Chung Jae-yong, read the declaration publicly. Afterwards, the gathering formed into a procession, which the Japanese military police attempted to suppress. Special delegates associated with the movement also read copies of the independence proclamation from appointed places throughout the country at 2 PM on that same day.

Protests continued to spread and, as the Japanese local and military police could not contain the crowds, the army and even the navy were also called in. There were several reports of atrocities.

Approximately 2,000,000 Koreans had participated in the more than 1,500 demonstrations, many who were massacred by the Japanese police force and army. The frequently cited The Bloody History of the Korean Independence Movement by Park Eunsik claims 7,509 people were killed, 15,849 wounded, and 46,303 arrested. From March 1 to April 11, Japanese officials reported that 553 people were killed with over 12,000 arrested, while 8 policemen and military policemen were killed and 158 were wounded. Many of those arrested were taken to the infamous Seodaemun Prison in Seoul where they were imprisoned without trial and tortured. Several hundred people were murdered in extrajudicial killings in the "death house" at the rear of the site.

In 1920, the Battle of Chingshanli broke out in Manchuria between exiled Korean independence fighters and the Japanese Army.

Kaynak / Source
Cevapla
#3
Etkileri

1 Mart Hareketi, Kore’ye karşı uygulanan emperyalizm politikasında önemli bir değişikliğe neden olmuştur. Hükümet Başkanı – General Hasegawa Yoshimichi, otoriteyi kaybetme sorumluluğunu üstlenmiştir ve görevi Saito Makoto’ya bırakmıştır. Koreliler tarafından çok fazla itiraz edilen bazı Japon kuralları kaldırılmıştır. Askeri polis, sivil kuvvetler tarafından değiştirilmiş ve “kültür politikası” adı altında sınırlı basın özgürlüğüne izin verilmiştir. Bu toleranslı politikaların çoğu, İkinci Çin – Japonya Savaşı ve 2. Dünya Savaşı sırasında geri alınmıştır.

Kore’de kadınlar kendi görüşlerini ifade etmek için ilk kez bu hareket sonrasında fırsat bulmuşlardır. Kadınların bağımsızlık fikirlerine , ayaklanmadan sonra izin verilmiştir. Sin Yoja (Yeni Kadın) ve Yoja Kye (Kadınlar’ın Dünyası) gibi dergiler yayınlanmıştır.

1 Mart Hareketi, Nisan 1919’da Şangay’da geçici bir Kore Hükümeti kurulması için katalizör görevi görmüştür ve ayrıca Hindistan ve diğer birçok ülkedeki şiddetsiz direnişten etkilenmiştir.

24 Mayıs 1949’da 1 Mart günü, Güney Kore’de milli bir tatil günü olarak ilan edilmiştir.

**English**

Effects

The March 1st movement resulted in a major change in imperial policy towards Korea. Governor-General Hasegawa Yoshimichi accepted responsibility for the loss of control (although most of the repressive measures leading to the uprising had been put into place by his predecessors) and was replaced by Saito Makoto. Some of the aspects of Japanese rule considered most objectionable to Koreans were removed. The military police were replaced by a civilian force, and limited press freedom was permitted under what was termed the 'cultural policy'. Many of these lenient policies were reversed during the Second Sino-Japanese War and World War II.

Women also found new opportunities after the movement to express their views for the first time in Korea. Ideas of female liberation were allowed to be printed after the rebellion. Such journals as the Sin Yoja (New Woman) and Yoja Kye (Women's World) were printed.

The March 1 Movement was a catalyst for the establishment of the Provisional Government of the Republic of Korea in Shanghai in April 1919 and also influenced nonviolent resistance in India and many other countries.

On May 24, 1949, March 1st was designated a national holiday in South Korea.

Kaynak / Source
Cevapla
#4
Uluslararası Tepkiler

Japonya, Çin ve Hawai gibi yurtdışındaki Koreliler’den oluşan bir heyet, devam eden Paris Barış Konferansı’nda bağımsızlık için uluslar arası bir destek elde etmeyi amaçlamışlardır. Amerika Birleşik Devletleri ve Japonya İmparatorluğu, konferansın denetimini ele alarak heyetin bu girişimini engellemiştir.

Nisan 1919’da Dışişleri Bakanlığı, Seoul’de bulunan Japonya Büyükelçiliği’ne, konsolosun herhangi bir inanışın teşvik edilmesine karşı dikkatli olmaları gerektiğini ve Amerikan Hükümeti’nin Koreli milliyetçi harekete duydukları sempati ile Japon yetkililerin bir şey yapabilecekleri konusunda endişelendiklerini söylemiştir.

**English**

International Reaction

A delegation of overseas Koreans, from Japan, China, and Hawaii, sought to gain international support for independence at the ongoing Paris Peace Conference. The United States and Imperial Japan blocked the delegation's attempt to address the conference.

In April 1919, the State Department told the ambassador to Japan that "the consulate [in Seoul] should be extremely careful not to encourage any belief that the United States will assist the Korean nationalists in carrying out their plans and that it should not do anything which may cause Japanese authorities to suspect [the] American Government sympathizes with the Korean nationalist movement."

Kaynak / Source
Cevapla
#5
[Resim: OvNN5n.jpg]
Cevapla
#6
[Resim: zjLL1R.jpg]
Cevapla
#7

[Resim: GmNNgb.jpg]
Cevapla
#8
[Resim: y611vn.jpg]
Cevapla
#9
Çok yararlı bilgiler için teşekkürler.
www
Cevapla
#10
Emeğinize sağlık. Teşekkürler.
✿ Özlem ✿
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 2 Ziyaretçi