2005 yılında Buchkultur dergisi Frankfurt Kitap Fuarında Koreli organizatörlerinin başkanı Shin Myong Hoon ile Kore edebiyatının günümüzdeki durumu üzerine bir söyleşi yaptı. Okursanız Kore Edebiyatı ile ilgilenenler için yararı olacağını düşündüğüm bilgiler içeriyor...
Modern Kore edebiyatına hangi eğilimler hâkim?
Kore, 20. yüzyılı Japon sömürgesi olarak geçirdi. Sonra Kore Savaşı'nı yaşadı, onun sonrasında da Güney Kore'de 1980'lere kadar süren askeri diktatörlüğe tanık oldu. Bu tarihsel evrede, birçok yazar siyasi konularla ilgilendi ve çoğunlukla demokratikleşme ya da Kuzey-Güney birleşmesi üzerine yoğunlaştı. Bu dönemin büyük epik yapıtlarındaki başlıca tema ulus oldu.
1970'li, 80'li yıllarda Güney Kore hızla endüstrileşti ve demokratik süreç işlemeye başladı. Düsünce özgürlüğü geldiğinden beri ulusal temalar moda olmaktan çıktı. Genç nesil yazarlar toplumdaki tek tek bireyler üzerine, insanın iç dünyası ya da varolussal meseleler üzerine yazıyor artık.
Diğer eğilimlerse, postmodernizm ve 1990'larda feminist söylem olarak kendini sunan kadın edebiyatı. O dönemde insanlar, Kore'de, örneğin Jon Kyongnin'in anlatılarında bireysel bakış açısını açıkça gösteren feminist bir dönemin başladığını söylediler.
Kore'de şiir büyük bir anlam taşıyor? Bunu neye bağlıyorsunuz?
Şiir kitapları 100.000 baskı yapabiliyor. Almanya'dakinin çok çok üstünde bir rakam bu. Hatta bir milyon baskı bile az rastlanan bir durum değil. Hwang Chi U gibi birçok tanınmış şairin kitapları 300 bin ila 600 bin arası satabiliyor. Koreliler, şiiri seviyor. Bu, bizim geleneğimizden gelen bir sey. Joseon Hanedanlığı sırasında (1392-1910), devletin yüksek kademelerine başvuran adaylardan iyi şiir yazanlar tercih ediliyordu.
Şair Ko Un, Kore'de edebiyatın bir duvarla çevrili olduğunu ileri sürdü. Şiir, yalıtılmış durumda mi Kore'de?
Buna katılmıyorum. Koreli şairler, örneğin Friedrich Schiller, Heinrich Heine gibi şairlerden de etkilendiler aynı zamanda. Çin şiiri de giderek artan bir etkiye sahip. Ko Un, kendi kendine duvar örüyor bence.
Kore'de 'tescilli yazarlık' diye bir şey var. Ne anlama geliyor bu?
Kore'de, kitabı yayımlanan bir yazar ulusal edebiyat birliğine kayıt olabiliyor. Tam sayıyı bilmiyorum ama hem profesyonel hem de yarı profesyonel yaklaşık yirmi bin yazar birliğe kayıtlı.
Resimli hikâyeler ya da Manhwa karikatürleri (Japonca'da Manga) çok baskı yapıyor. Bu popülerliği nasıl açıklıyorsunuz? Manhwa'lar, Japonya'dan mı alınma?
1990'ların başına kadar Kore'de, Japon kültürü yasaklıydı. Bu yüzden bu tarihe kadar sadece Kore manhwalarına ulaşılabiliyordu. Manhwa'lar, Joseon Hanedanlığı'ndan bu yana kendi geleneğine sahip. 1970'lerden itibaren Japon Manga üretimiyle bağlantılı ticari bir genişleme başladı. Kitap basına 500 bin ila 1 milyon baskı normal. Bana göre, Japon Manga'larıyla Kore Manwha'ları birbirinden çok farklı. Çünkü Kore'de şiddet ya da 'hard-core seks' sahnelerine çok az rastlanıyor. Onun yerine daha çok katmanlı karakterler, daha detayli çizimler var.
Manhwa'lar edebiyatçılar tarafından kabul görüyor mu?
Eski nesil yazarlardan hayır ama yeni nesilden bazılarından evet. Hatta Manhwa okuyor ya da kendileri de yazıyorlar. Ancak genel olarak Manhwa'ların yerleşik edebiyatta büyük bir önemi yok.
(Buchkültür, Ağustos-Eylül 2005, söyleşiyi yapan: Hans Dietere Grünefeld)
Hakkınızı helal edin. ~